TÜRKİYE’DE E-TİCARET GELİŞİYOR, TRENDİ YAKALAMAK GEREK
Sevgili okurlar, yepyeni bir yazı ile bu hafta da karşınızdayım. Bu hafta sizlerle, Türkiye de ve Dünya’da E-Ticaretin önemi anlatmaya gayret edeceğim. Bildiğiniz üzere Ticaretin temeli bir malı bir yerden alıp, üzerine belli bir oranda kar marjı koyup bir başkasına satma olayıdır. Bir başka değişle, her türlü malın alım ve satımı da denebilir. Bu işlem yüzyıllardır, dünya üzerinde devam eden bir işlemdir. Paranın olmadığı dönemlerde herkes elinde ki bir başkasında kine vererek takas etme yöntemi kullanmıştı ya da Osmanlı para birimi olan, gümüşten yapılma akçeler kullanıldı. Bunu istediğiniz kadar çeşitlendirebilirsiniz, altın diyebilirsiniz, çek, senet, döviz aklınıza ne gelirse bu çeşitlenebilir. Peki, bu alışveriş fonksiyonlarının gelişimi için hangi yollar kullanıldı? En basit yöntemi ile bir dükkân, mağaza açarak müşterinin gelmesi ve orada satışın gerçekleşmesi ya da sıcak satış dediğimiz bizzat müşterinin ayağına giderek yapılan satış kullanıldı. Sıcak satış dediğimiz yöntem şuanda randevu alınarak gerçekleşmekte veya çatkapı dediğimiz yöntem ile habersiz olacak şekilde doğrudan müşteriye gitme ve ürünü pazarlamaya çalışma yöntemidir.
Ticaret helal dairesi içerisinde yerini aldığı sürece, hem keyif verici hem de eğlencelidir dersek doğru söylemiş oluruz. Çoğu insan ticaret ve para kazanma meselesine hemencecik yatlar, katlar, çok büyük servetler kazanıp lüks bir yaşam sürmek olarak baksa bile ticaretin en temel maddesi asla eksiye düşmeyeceksiniz. Tabi ki, bir anda lüks yaşam beklentiniz olmasa da olabildiğince en fazla karı elde etme, en fazla artı pozisyonda olma mücadelesi vermektedir. Ancak dip bir not olarak söylemek istiyorum bu işlemi yaparken, çalışanın hakkını yemeden, insanları kandırmadan ve tamamı ile helal dairesi içerisinde kalarak bunu yapmalıyız. Eminim ki saymış olduğum ticaretin tüm maddelerinden her biriniz haberdarsınız, yaşamıyor olsanız bile biliyorsunuz ama yine de ben bir özet geçmeyi uygun gördüm.
Şimdi gelelim esas konumuza, ticaretin tüm kural ve şartlarının aynı olduğunu düşünün ve belli başlı cihazlar sayesinde herkes evinde, işinde, otobüste, misafirlikte dahi sizin ürünlerini görebiliyor ve onları satın alabiliyor. Örneğin sizin mağazanız İstanbul’da ancak, müşteri başka bir şehirde ve sizde ki ürünü kendi yaşadığı yerde bulma imkânı yok, işte bu nokta da devreye Elektronik Ticaret yani E-Ticaret gidiyor. Şöyle düşünün, siz İstanbul Beykoz’da bir iş yeri sahibisiniz ve bir mahalle içerisindesiniz. Mahallenizin hanesi belli, oradan geçecek insan sayısı belli ve dolayısı ile ay sonu maksimize kazanç noktasında bir ön görü bir bilanço kafanızda yer edinmiştir. İşte E-Ticaret sistemlerinin özelliği sadece alıcıya kolaylık sunmuyor, satıcının da kar marjını artırma noktasında çok önemli bir pazarlama aracı olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye’de belli başlı Pazar Yerleri var, oralardan sanal mağaza açarak satış yapabilirsiniz. Ancak orada ki Pazar yerinde yani internet sitelerinde mağaza açtığınız için aylık/yıllık mağaza bedeli veya komisyon ödemeniz gerekebilir. Doğru politikalarla, bu ödemelere rağmen şirketiniz kar elde edebilir.
Birde isterseniz kendinize ait bir e-ticaret sitesi, web sitesi oluşturabilirsiniz. Bu e-ticaret sitesine pazarlamış olduğunuz kendi ürünlerinizi ekleyebilirsiniz ve isterseniz kredi kartı ile isterseniz de kapıda ödeme yöntemleri ile ödeme sağlayabilirsiniz. Hatta isterseniz ANDROID ya da IOS uygulamalarını dahi yaptırarak ürünlerinizi siteye eklediğiniz anda kullanıcılarınıza bildirim gönderilmesini sağlayabilirsiniz. Bugün bu sistemi kuran ve müşterilerinin çok iyi paralar kazanmasını sağlayan firmalardan bir tanesi İnşa Yazılım diyebiliriz. https://www.insayazilim.com.tr veya https://www.insayazilim.net adreslerinden ulaşabileceğiniz bu firma bugün Türkiye’de birçok e-ticaret yapan şirkete, teknik alt yapı desteği sunmaktadır. Hem alıcı, hem de satıcı kanadında oldukça memnun edici işler çıktığını söylemek yanlış olmaz.
Türkiye e-ticaret pazarında 3-4 yıl öncesinde dikkat çekici bir trend olmasa da elektronik ticaret eskisinden çok daha ileri bir noktada. Türkiye’nin yüzde 58’lik internet ve yüzde 65’lik akıllı telefon yaygınlığıyla e-ticaret sektöründe en fazla potansiyel taşıyan ülkeler arasında olduğunu söyleyebiliriz. Perakende ürünlerde ki e-ticaret hacmi 2016’da yüzde 32 büyüyerek 17.5 milyar TL’ye ulaşmış vaziyettedir. Benim şahsi kanaatim, gelişen Türkiye ile beraber E-ticaret hacmi her yıl katlayarak devam edecektir. Sadece e-ticaret siteleri üzerinden değil, aynı zaman sosyal medya hesapları üzerinden bile satış yapan bir kitle olduğunu görebiliyoruz. Bugün kapıda ödeme ve güvenilir kredi kartı ödeme sistemleri ile ülkemiz de e-ticaret ile alışverişin her geçen gün biraz daha yaygınlaştığını söylemek yanlış olmayacaktır. Döneme, şartlara ve gelişen global dünyaya ayak uydurmamız gerektiğini söyleyerek bu haftayı noktalamış oluyorum. Gelecek hafta görüşünceye dek, esen kalın, hoşça kalın.